16 Nisan 2009 Perşembe

ATAM SENİ SADECE ÖZEL GÜNLEDE DEĞİL HEP KALBİMİZDE YAŞATIYORUZ.



ATAM SENİ SADECE ÖZEL GÜNLERDE DEĞİL HEP KALBİMİZDE YAŞATIYORUZ.

2 Nisan 2009 Perşembe

Başlıksız

Seçim sonuçlarından sonra bütün heryerde İzmir'in güzelliklerinden, babaların ne kadar değerli olduğundan, kadınların nasıl özgürce olduğundan bahseden yazılar yazılıyor her yerde ve herkes bizim buralarda yaşamak istiyor.
Bende İzmir de yaşamaktan son derece mutluyum ve yazılanların hepsinin doğru olduğunu onaylıyorum.

1 Nisan 2009 Çarşamba

Babı esrar ve aşk



İlk okuduğum kitap Ahmet Ümit'ten Bab ı Esrar'dı.
Yaklaşık iki ay önce okuyup bitirmiştim.
Şu anda Elif Şafak'ın Aşk'ını okuyorum.
Biliyorsunuz ki ikiside Mevlana ve Şems üzerine kurgular yapmış.
Ama ben bütün yüksek notları Ahmet Ümit'ten yana kullanmak istiyorum.Ahmet Ümit sayesinde Şems'e hayran oldum. Üstelik Ahmet Ümit Şems'i daha bir karanlık anlatmış.

ÖMER HAYYAM 800 SENE ÖNCE YAZMIŞ

Irmaklarından şaraplar akacak' diyorsun
Cennet-i alâ meyhane midir?
Her mümin'e iki huri' diyorsun
Cennet-i alâ kerhane midir?

Tanrı bize cennette vaat ettiği şarabı
Niçin haram etsin bu dünyada, akla sığar mı?
Bir sarhoş arap, devesini vurmuş Hamza'nın
Peygamber de yasak etmiş arap'a şarabı

Beni özene bezene yaratan kim? sen
Ne yapacağımı da yazmışsın önceden
Demek günah işleten de sensin bana
O zaman nedir o cennet cehennem?

Kim senin 'yasa'nı çignemedi ki söyle?
Günahsız bir ömrün ne tadı kalır söyle.
Yaptığım kötülüğü kötülükle ödetirsen eğer
Seninle benim aramda ne fark kalır ki söyle

Tanrı bizi çamurdan yarattıgında
Biliyordu bu dünyada ne işimiz olacak
İşlediğim günahlar hep onun emriyledir
O halde cehennemde beni niçin yakacak?

İsyan edip karşında duracağım, neredesin?
Karanlığı, ışığa yoracagım, neredesin?
İbadete karşılık cenneti alacaksam
Bağış mı ticaret mi' diye soracağım, neredesin?

Kör cehalet çirkefleştirir insanları.
Suskunluğum asaletimdendir.
Her lafa verecek bir cevabım var elbet
Lakin bir lâfa bakarım laf mı diye,
Bir de söyleyene bakarım adam mı diye

Dünya, üç beş bilgisizin elinde
Sanırlar ki tüm bilgiler kendilerinde
Üzülme, eşek eşeği beğenir
Bir hayır var sana kötü demelerinde

Sen bu dünyanın sırrına eremezsin
Erenlerin dilini de sökemezsin
Öyleyse iç şarabı, cennet et dünyayı
Öteki cennete ya girer, ya giremezsin

Niceleri geldi, neler istediler
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler
Sen hic gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler

İçin temiz olmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun kaç para
Hırka, tespih, post, seccade güzel
Ama TANRI KANAR MI BUNLARA

Sen sofusun hep dinden dem vurursun
Bana da sapık dinsiz der durursun
Peki, ben ne görünüyorsam O'yum
YA SEN NE GÖRÜNÜYORSAN O'MUSUN
Sen içmiyorsan içenleri kınama bari
Bırak aldatmacayı iki yüzlülükleri
ŞARAP İÇMEM DİYE ÖVÜNÜYORSUN AMA
YEDİĞİN HALTLAR YANINDA ŞARAP NEDİR Kİ...

Ey kara cübbeli senin gündüzün gece
Taş atma dünyayı bilmek isteyenlere
ONLAR YARATANIN SANATI PEŞİNDELER
SENİNSE AKLIN ABDEST BOZAN ŞEYLERDE....

Ben kadehten çekmem artık elimi;
Tutmam senin kitabını minberini.
Sen kuru bir softasın, ben yaş bir sapık
CEHENNEMDE SEN Mİ DAHA İYİ YANARSIN, BEN Mİ?..
Seni kuru softaların softası seni
Seni cehenneme kömür olası seni
Sen mi haktan rahmet dileyeceksin bana ?
HAKKA AKIL ÖĞRETMEK SENİN HADDİNE Mİ ?

Yaşamın sırlarını bileydin
Ölümün de sırlarını çözerdin
Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok
YARIN AKILSIZ NEYİ BİLECEKSİN

Ey kör!
Bu yer, bu gök, bu yıldızlar, boştur boş !
Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş !
Şu durmadan kurulup dağılan evrende
BİR NEFESTİR ALACAĞIN, O DA BOŞ